Savaşları yapanlar ulusumuzun sağlığını düşünür mü ?

Sevgili Milletim, hepimizin bildiği gibi grip ağır olunca artık ateşle birlikte insanı bayağı sarsıyor.
Grip olduğumuzda ne yapıyoruz ? Hemen insanlardan uzak duruyoruz, el sıkışmıyorum vs. tedbirler alıp iyileşmeye çalışıyoruz.

Yada doktorun verdiği ilaçların yardımıyla sağlığımızı kazanmaya çalışıyoruz.

Ama vücudumuzun herhangi bir organında zayıflık varsa, Grip o organa saldırıyor. Kansere sebep olup kısa sürede ölümlere sebep olmaktadır. Yaslı insanimizin bundan daha çok etkilenmesi de doğal bir durum.

Hasta olan olmaya ölen ölmeye devam edecektir.

Bu deyimleri bir anda unutalım mi?

Peki grip yada başka bir hastalıkta panik yaratmanın, korkmanın bize bir faydası olur mu? Grip olmuş, daha sonra da kansere dönüşmüş bir yakınımızın ölümü engelledi mi? Sağlığımızı korur yeniden sağlıklı kalmamızı sağlar mi?

Bugüne kadarki sağlık ve beslenme deneyimine göre hareket etmek hepimizi yararına olacaktır. 
Bilinen yöntemlerle ulusumuzun kendi canını korumaya yarar vardır.

Geçenlerde 25 askerimiz genç insanımız, Suriye’de savaşta öldü.

ülkeyi yönetenler başsağlığı ve taziye ile olayı geçiştirdiler.

Ülkemizde de bir savaş var. 40 bine yakın insanimiz yaşamını yitirdi. Suriye’deki savaşta 300 bine yakın, komşumuz Irak’ta bir buçuk milyona yakın insan öldürüldü.

Simdi bu savaşları yapanlar ulusumuzun sağlığını düşünüyor öyle mi ?

İnsan hayatini düşünüyorlarsa devletime ve bütün devletlere su çağrıyı yapıyorum. Sizde yapın.

Derhal dahil olduğunuz bütün savaşlara son verin.askerlerimizi yabancı ülkelerden geri çekin.

Bugün hayatın yüzde doksanı doldurmuş durumdadır.
Durdurma sonucunda binlerce insan issiz kalmış kalacaktır.
Binlerce esnaf zarar edecektir.
Dünyanın tüm ulusları şu anda zarar etmiş büyük darbe almış durumdadır.

Bunların yaşayan insanların sağlıklı kalma şansı olabilir mi ?

Ulusumuz su anki durum geçtikten sonra büyük sorunlarla karşılaşacaktır.

Bu sorunları ancak ulusun azmi ve kararı kurtaracaktır. Bu nedenle Ulus arasındaki Sünni ayrılıkları bırakıp birlikte hareket etmek zorundadır. “Bir olalım diri olalım”
Ulus Karadeniz’in yaylarında hep birlikte horon çektiği gibi, davul zurnayla oynadığı gibi birlikte hareket etmelidir.

Masa basında aday yapılan, yönetenler ulusun problemini çözmedi çözemezler de? Bunun için ulusun birlikte olacağı bir partiye ihtiyacı vardır. Tez zamanda bu birlikteliği oluşturmalıdır.

Devletin uymamızı istediği. Uymayanlara ceza kestiği kurallara uyulmalıdır.

Kafamıza zararlı virüslerin girmemsine de izin verilmemelidir.

Bu gün yaşadığımızın küçük bir deneyimi olan domuz gribi vakasını sizlere hatırlatmak için aşağıdaki bilgileri okumanızı öneriyorum. Okuyup akli selim bugünkü durumu değerlendirin.

Dünya Sağlık Örgütü’nden de (WHO) “Domuz gribi bir korku kampanyasıydı” itirafı geldi.

04.02.2010

https://www.hurriyet.com.tr/gundem/domuz-gribi-salgini-sahte-13451729

https://www.yenicaggazetesi.com.tr/salgin-sahte-vurgun-gercek-29673h.htm

https://www.uludagsozluk.com/k/domuz-gribinin-kocaman-bir-yalan-olmas%C4%B1/

“yüzyılın en büyük tıp skandalı” olarak tanımlayan Avrupa Konseyi Aile ve Sağlık Komisyonu Başkanı Wolfgang Wodarg, geçen ay AK Parti İstanbul Milletvekili Lokman Ayva ile Karabük Milletvekili Mustafa Ünal’ın da yer aldığı 14 Avrupa milletvekiliyle birlikte Avrupa Konseyi’ne “Domuz gribi sahte bir salgıncıydı, araştırılsın” başlıklı bir araştırma önergesi verdi.

https://www.memurlar.net/haber/157187/ak-partili-iki-vekilden-ab-ye-grip-sikayeti.html

Yaylada oynadığın horonu, şehirlerde her yerde oynamalıyız.

Beğenmediğin parti yöneticilerinin atadığı insanlarla olmaz.

Esinle dostunla mahallede,,ilçende,ilindeki gerçek insanlarla horon oynanır.

Hayde hep birlikte….

Sağlıcakla kalın

2.4.2020

Sevgi ve saygılarımla

Mazlum Vural